Türkiye: Hülya Kılınç Altı Diğer Gazeteci İle Beraber “MİT Cenazesi” Haberinden Dolayı Yargılandığı Dosyadan TCK 329 Yönünden Beraat Etti, MİT Kanunu’na Muhalefetten Ceza Aldı

Yer: Türkiye, İstanbul
Tarih: 10 Eylül, 2020
Available in: 🇬🇧  English

Gazeteci Hülya Kılınç’ın Libya’da ölen bir MİT mensubunun cenazesini haberleştirmesi üzerine açılan davada karar duruşması bugün görüldü. Hülya Kılınç “Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri açıkladığı” suçlaması ile son altı aydır cezaevindeydi. Davanın bugün görülen duruşmasında gazeteci TCK 329 yönünden beraat etti ancak hakkında “Millî İstihbarat Teşkilatının görev ve faaliyetlerine ilişkin bilgi ve belgeleri basın ve medya yoluyla yayımlamak” suçuyla 3 yıl 9 ay hapis cezasına hükmedildi. Gazetecinin cezaevinde geçirdiği süre göz önüne alınarak tahliyesine karar verildi.

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak tahliye haberini sevinçle karşılıyoruz, halkın haber alma hakkını savunarak vicdani bir haber yapan gazetecinin haberi üzerinden devlet sırlarını açığa çıkarmak ile suçlanması kabul edilemez.

Koronavirüs tedbirleri dolayısıyla seyircisiz gerçekleşen duruşmada Hülya Kılınç savunmasını ekteki sözlerle verdi: “Haberi hangi bakış açısıyla okursanız okuyun sadece cenaze haberi olduğunu görürsünüz. Haberde yayınlanan fotoğraflarda MİT mensuplarının olduğunu bilmiyordum. Bilmem de mümkün değildir. Eğer MİT mensubu olduğunu bilmeyenler hakkında suç isnadı yapılmıyorsa benim içinde yapılmamalıdır diye düşünüyorum”.

Kılınç “Şehidin cenazesinde çekilen fotoğraflar gizli çekilmemiştir. Akhisar Belediyesi'nden temin edilmiştir. Fotoğrafta sadece cenazeyi taşıyan köylüler görünmektedir. Eğer cenazenin köylülerin taşıdığını gösteren bu fotoğraflarda MİT mensubunu deşifre etmek isteseydim, haberde 'şehidin mesai arkadaşları da cenazeye katıldı' ibaresi yer alırdı. Ben yalnızca gazetecilik yapmak, kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla haberi hazırladım. Mahkemenizden tutukluğumun kaldırılmasını ve beraatimi talep ediyorum” dedi. (Kaynak: Bianet)

Haberdeki cenazeye katılan MİT mensuplarını haberleştirerek MİT görevlisini esasta “ifşa” edenin Takvim ve Sabah gazeteleri olduğunu ve bunun bir kumpas olduğunu belirten Hülya Kılınç’ın avukatı Celal Ülgen ise: “İddia makamı hem iddianamede hem de esas hakkındaki mütalaada müvekkilimizin dezenformasyon yaptığını iddia edilerek sahte 11 sayfalık bir karar çıkardığından bahsediyor. O tutanak müvekkillerimize imzalatılırken 11 sayfa verilmiş ve içinde 3 ayrı karar bulunuyor. Sizin takdirinize sunuyorum. Cumhuriyet Savcıları da yargı etiği kurallarına tabiidir. Yargı etiğine tabii olanların böyle esas hakkındaki mütalaaya yanlış bilgileri alması doğru değildir. İfşa öncesi sır görüşme diye iktidara yakın basın organlarında haber yapıldı. Bu bilgileri Takvim’e, Sabah’a kim servis etti. Sizden beklediğim şey şu sayın başkan. Bu konuda suç duyurusu yapmanız" şeklinde savunmada bulundu.

Hülya Kılınç devletin gizli belgelerini açığa çıkarma suçundan beraat ederken MİT Kanunu’na muhalefetten hakkında cezaya hükmedildi ancak yatar süresi geçtiği için Hülya Kılınç ve aynı dosyadan tutuklu diğer gazetecilerin tahliyesine karar verildi.

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak tahliye kararını olumlu karşılıyor ve gazeteci hakkındaki MİT Kanunu 27/3’ten verilen hükmün de Yargıtay’dan dönmesini umuyoruz. Hülya Kılınç, devlet sırlarını açığa çıkardığı gerekçesiyle tutuklanan ilk gazeteci değil, halen 4 kadın gazeteci çeşitli suçlamalarla cezaevinde tutulmakta. Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak Türk hükümetinin ülkedeki gazeteciler için daha güvenli bir ortam yaratması gerektiğine inanıyoruz.

...

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, kadın gazetecilere yönelik küresel bir destek örgütüdür. Dünyanın dört bir yanındaki birçok ülkedeki kadın gazeteciler için mentörlük projesine öncülük eden ve kadın gazeteciler için özgür basın ortamına odaklanan ilk örgüttür. Kadın Gazeteciler Koalisyonu olarak dünyanın herhangi bir yerindeki kadınlara yönelik her türlü suistimalin durumunu ayrıntılı bir şekilde belgelemekteyiz. Bireyler ile kurumları bir araya getiren sistemimiz, kadın gazetecilerin endüstride çalışmasına yardımcı olmak için gereken deneyim ve danışmanlığı bir araya getirir. Amacımız, kadın gazetecilerin güvenle çalışabileceği ve gelişebileceği güçlü bir mekanizma geliştirilmesine yardımcı olmaktır.

Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.womeninjournalism.org.

press@womeninjournalism.org

 

The Coalition For Women In Journalism closely monitors the incidents in Turkey with great concern. Since March 8, Women's Day, police violence against women journalists increasingly continues in the country. As the coalition, we urge the Turkish state to provide a free environment for journalists. Following the news is our most fundamental democratic right to report. We demand the immediate release of our detained colleagues. Journalism is not a crime. Journalism cannot be prevented.

If you have been harassed or abused in any way, and please report the incident by using the following form.

Previous
Previous

United States: Trump’s Reprehensible Treatment Of Women Journalists Continue Ahead Of November Elections

Next
Next

Turkey: Hülya Kilinç Along With Six Other Journalists Were Released But Charged With “Opposition To The Law On National Intelligence Agency”