Türkiye: Yargı "Bağımsızlığı" 'na Dikkat Çeken Sosyal Medya Paylaşımı Yüzünden Hakkında Dava Açılan Buse Söğütlü Bugün Hakim Karşısına Çıktı
Yer: Türkiye, İstanbul
Tarih: 14 Ekim, 2020Available in: 🇬🇧 English
Gazete Yolculuk muhabiri Buse Söğütlü hakkında açılan davanın ilk duruşması bugün görüldü. Gazeteci hakkında zamanın İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi başkanını eleştirdiği twitter paylaşımıyla ilgili soruşturma başlatılarak iddianame 23 Mart’ta kabul edilmişti.
İki sayfalık iddianamenin konusu, Buse’nin Halk Hukuk Bürosu ve Çağdaş Hukukçular Derneği avukatlarının tutuklanmasına ve toplamd 159 yıl ile cezalandırılmasına karar veren İstanbul 37. Ağır Ceza Mahkemesi hakimi ile ilgili paylaşımlarıydı. İddianamede hâkimden “mağdur” olarak bahsedilirken Buse Söğütlü’nün “Terörle Mücadelede Görev Almış Kişileri Hedef Göstemek” suçundan cezalandırılması talep edilmişti.
Buse Söğütlü'nün paylaşımı ile "söz konusu hakimi silahlı terör örgütü DHKP-C ve diğer marjinal sol örgütlerin hedefine soktuğu" iddia edilirken TCK 314/2 hükmünce cezalandırılması ve TCK md 53/1'de yer alan belirli haklardan yoksun bırakılması talep edilmişti. Huzurdaki davada Buse 6 yıldan 13 yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya.
Buse Söğütlü bugünkü duruşmada, sözlerinin arkasında durarak Yargıç Akın Gürlek'in tavrını, Nazi Almanyası'ndaki yargıçlarınkine benzettiğini söyledi ve,"Ben bir gazeteciyim ve bir gazetecinin görevi kamuoyuna gerçekleri anlatmak ve eleştirileri dile getirmek" dedi.
En son Enis Berberoğlu hakkındaki Anayasa Mahkemesi kararını tanımayan bir karara imza atan Akın Gürlek hakkında CHP milletvekili Özgür Özel de bugün şu cümleleri kullandı: “Tarihe geçsin, tutanaklara geçsin. Akın Gürlek kendisinin adaletin celladı olduğunu, bugün birileri adına giyotin görevi yaptığını ve üye cellatlarla birlikte, adalet cellatları Mesut Özdemir ve Şenol Kartal’la birlikte Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en kara kararlarından bir tanesine imza attıklarını bilsin; bunu yüce Meclisin tutanaklarına emanet ediyoruz, bunu unutmayacağız”
“İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu davası onda, Sanatçı Atilla Taş ve Gazeteci Murat Aksoy’un tahliye edilmelerinden hemen sonra yeni bir soruşturma açıp cebir ve şiddet kullanarak onların özgürlüğüne engel olup tekrar tutuklama işi, o acayip iş onda, HDP’nin önceki Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın yargılandığı davadan tahliye edildiği anda başka bir davadan tutuklama kararını vermek onda, Sözcü gazetesi yöneticileri için ‘“FETÖ’nün hiyerarşi yapısında olmamakla birlikte FETÖ yararına çalıştıkları için’ FETÖ üyesi gibi cezalandırma kararı onda.”
Duruşma esas hakkında mütalaanın hazırlanması için 30 Aralık 2020’ye ertelenirken Buse Söğütlü’nün avukatı da ““Biz avukatları olarak ortada bir suç olmadığını, bir yargılama konusu olmadığını söyledik. Bu takipsizlik verilmesi gereken bir dosyayken mağdur Akın Gürlek olunca dava açıldı. Hakimlere de bunu söyledik, savcı, şikayetçi Akın Gürlek olunca takipsizlik veremediği için bir iddianame oluşturmak durumunda kalmış” diye konuştu.
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu Türkiye'de yargının statüsünden gerçekten endişe duyuyor ve Buse Söğütlü’nün ifade özgürlüğü hakkına sahip çıkıyor. Her gün yeni bir gazeteci mesleki görevlerini yerine getirdiği için yargılanırken, Avrupa Konseyi'ni gazetecilerin güvenliğini (bu tarz misilleme davalara karşı güvenlik dahil) sağlamak için Türk makamlarıyla birlikte çalışmaya davet ediyoruz.
...
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, kadın gazetecilere yönelik küresel bir destek örgütüdür. Dünyanın dört bir yanındaki birçok ülkedeki kadın gazeteciler için mentörlük projesine öncülük eden ve kadın gazeteciler için özgür basın ortamına odaklanan ilk örgüttür. Kadın Gazeteciler Koalisyonu olarak dünyanın herhangi bir yerindeki kadınlara yönelik her türlü suistimalin durumunu ayrıntılı bir şekilde belgelemekteyiz. Bireyler ile kurumları bir araya getiren sistemimiz, kadın gazetecilerin endüstride çalışmasına yardımcı olmak için gereken deneyim ve danışmanlığı bir araya getirir. Amacımız, kadın gazetecilerin güvenle çalışabileceği ve gelişebileceği güçlü bir mekanizma geliştirilmesine yardımcı olmaktır.
Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.womeninjournalism.org.
The Coalition For Women In Journalism closely monitors the incidents in Turkey with great concern. Since March 8, Women's Day, police violence against women journalists increasingly continues in the country. As the coalition, we urge the Turkish state to provide a free environment for journalists. Following the news is our most fundamental democratic right to report. We demand the immediate release of our detained colleagues. Journalism is not a crime. Journalism cannot be prevented.
If you have been harassed or abused in any way, and please report the incident by using the following form.
