Türkiye: CFWIJ Dava Takibi Yapmak İsteyen Gazeteci Diren Yurtsever’e Uygulanan Sansürü Kınıyor

Yer: Türkiye, Ankara
Tarih: 27 Nisan, 2021
Available in: 🇬🇧  English

“Kobani olayları” veya bir diğer adıyla “6-8 Ekim olayları” olarak kamuoyunda bilinen ve 2014’te yaşanan protesto ve şiddet olaylarıyla ilgili açılan davanın, Ankara Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsü’nde görülen ilk duruşmayı takip etmek isteyen Mezopotamya Ajansı (MA) muhabiri Diren Yurtsever polis tarafından şiddet uygulanarak engellendi. Gazetecilikte Kadın Koalisyonu (CFWIJ) olarak sahada çalışan gazetecilere yönelik güvenlik güçlerinin uyguladığı şiddet ve engelleme girişimlerini kınıyoruz. Türk yetkililerden gazetecilere özgürce mesleki faaliyetlerini yürütebilecekleri bir ortam sağlamalarını talep ediyoruz.

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) önceki eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın da yargılandığı, 28'i tutuklu 108 kişi hakkında açılan Kobani Davası, dün Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmeye başlandı. Gergin başlayan davayı takip etmek isteyen MA muhabirleri Diren Yurtseven ve Selman Güzelyüz, polis tarafından şiddet uygulanarak, haber yapması engellendi. 

MA’nın aktardığına göre, davayı takip eden basın kuruluşlarının çekim yapmasına izin vermeyen polis, MA muhabirlerine “Müdürümüzden emir aldık, Mezopotamya Ajansı’nı burada bulundurmayacağız” diyerek özel uygulama için emir verildiğini belirtti.

Yaşanan gerginliklere yönelik Gazetecilikte Kadın Koalisyonu’na konuşan Diren Yurtsever, haber takibi yaparken polisin fiziki şiddet uygulayarak işini yapmasının engellendiğini söyledi. Haber alanından uzaklaştırılmak istendiğinin altını çizen gazeteci, polisin kendisini yanlış yere yönlendirdiğini belirterek, polisin “Müdürümüzden emir aldık, seni buradan uzaklaştıracağız” ifadelerini kullandığını söyledi. Avukatların araya girmesiyle beraber sorunun çözüldüğünü aktaran Diren Yurtsever, “Bu durumu ilk defa yaşamıyoruz. Tüm gözlerin üzerinde olduğu bir duruşmayı takip etmek için gitmiştik oraya. Biz her detayı, her gelişmeyi anı anına takip edip haber yapıyoruz. Sadece duruşma günü değil, o süreçleri de anlatan haberler yapıyoruz. Baskı, engelleme, çekim yapılmasına izin verilmemesi her zaman maruz kaldığımız bir durumdu.” dedi.

YURTSEVER: ÖZGÜR BASININ GELDİĞİ NOKTA BELLİ

Gazeteci, özellikle bünyesinde çalıştığı MA’nın hedef gösterilmesinin, özgür basının geldiği nokta açısından baskının ne kadar arttığını da sözlerine ekledi. Diren Yurtsever şu şekilde devam etti:

“Biz gazeteciyiz, haber yapıyoruz ama “MA’ya izin vermeyeceğiz” demek, bunu hukuki, yasal hiçbir çekince hissetmeden söylemek, bize dönük bir düşman politikasının devreye sokulması anlamına geliyor. Çünkü orada genel bir basın kısıtlamasının yanı sıra bize dönük çok aleni psikolojik, fiziki şiddeti uygulama konusunda hiçbir engel görmüyorlar. Özel bir uygulamanın devreye sokulduğunu söylemek mümkün.”

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak daha önce de benzer sansürün 175 gün tutuklu kalan gazeteciler Şehriban Abi ve Nazan Sala’nın davasında uygulandığını kaydettik. Gazetecilere yönelik açılan davanın 2 Nisan’da gerçekleşen ilk duruşmasını takip etmek isteyen gazeteci ve sivil toplum kuruluşları duruşma salonuna alınmamış, sınırlı sayıda davayı takip eden gazetecilerin ise telefonlarını kapatmaları talep edilerek kısıtlanmıştı.

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak Türkiye’de muhalif basına yönelik giderek artan baskıları endişeyle takip ediyoruz. Türk yetkilileri, basın kurumlarını hedef göstermek ve sansür uygulamak yerine, özgürce haber takip edebilecekleri ortamların oluşturulması için girişimde bulunmaya çağırıyoruz. Gazetecilerin en temel görevi kamuoyunu bilgilendirmektir. Engellenemez. Türk yetkililerden ülkenin geldiği noktada basın özgürlüğüne saygılı, kriterlerine uygun yaklaşımda bulunmalarını talep ediyoruz. Gazetecilik suç değildir.

***

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, kadın gazetecilere yönelik küresel bir destek örgütüdür. Dünyanın dört bir yanındaki birçok ülkedeki kadın gazeteciler için mentörlük projesine öncülük eden ve kadın gazeteciler için özgür basın ortamına odaklanan ilk örgüttür. Kadın Gazeteciler Koalisyonu olarak dünyanın herhangi bir yerindeki kadınlara yönelik her türlü suistimalin durumunu ayrıntılı bir şekilde belgelemekteyiz. Bireyler ile kurumları bir araya getiren sistemimiz, kadın gazetecilerin endüstride çalışmasına yardımcı olmak için gereken deneyim ve danışmanlığı bir araya getirir. Amacımız, kadın gazetecilerin güvenle çalışabileceği ve gelişebileceği güçlü bir mekanizma geliştirilmesine yardımcı olmaktır.

Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.womeninjournalism.org

 

The Coalition For Women In Journalism closely monitors the incidents in Turkey with great concern. Since March 8, Women's Day, police violence against women journalists increasingly continues in the country. As the coalition, we urge the Turkish state to provide a free environment for journalists. Following the news is our most fundamental democratic right to report. We demand the immediate release of our detained colleagues. Journalism is not a crime. Journalism cannot be prevented.

If you have been harassed or abused in any way, and please report the incident by using the following form.

Previous
Previous

Turkey: CFWIJ Welcomes The Lawsuit Against Three Police Officer Who Assaulted Journalist Beyza Kural

Next
Next

Turkey: CFWIJ Condemns The Crackdown Imposed On Mesopotamia Agency Reporters In Ankara