Koronavirüs Dünya Çapında Yaygınlaşırken Basın Özgürlüğü Kadın Gazeteciler İçin Ne İfade Ediyor?
Tarih: 5 Mayıs, 2020
Available in: 🇬🇧 English
Ocak-Nisan 2020 arasında kadın gazetecilerin içeren 145 vakayı belgeledik, bunlardan 77’si pandeminin birçok gazetecinin çalışma dinamiklerini değiştirdiği Mart-Nisan arasında gerçekleşti. Gazetecilikte Kadın Koalisyonu tarafından belgelenen tüm vakaların yaklaşık %32.4'ü Covid-19 ile bağlantılı oldu.
Basın özgürlüğü pandemiden önce de pek iç açıcı değildi;pandeminin gelişi kadın gazeteciler için işleri daha da kötüleştirdi.
Çoğu ülkenin benzer durumları yaşamasına rağmen, Covid-19 kadın gazeteciler için riskleri ve tehditleri yavaşlatmak noktasında etkili olmadı. Gazetecilikte Kadın Koalisyonu verileri, salgının kadın gazeteciler için tamamen ayrı bir tehdit olarak ortaya çıktığını ve hem zihinsel hem de fiziksel refahlarını mümkün olan en kötü şekilde etkilediğini gösteriyor.
Pandeminin ilk yayılmaya başladığı anda Çin basına uyguladığı sansürü iki katına çıkardı, bugün hala bu sansür devam ediyor. Rusya, Ukrayna, Malezya ve İran gibi ülkeler de bu konuda Çin’i takip ediyor.
Bazı ülkeler yaptıkları koronavirüs haberleri sebebiyle kadın gazetecilere yönelik yasal saldırılar başlatmıştır. Sırbistan'da Ana Lalic, tıbbi malzeme ve ekipman eksikliği hakkındaki raporu için tutuklandı. Malezya'da Noor Hayati Wan Alias, Covid-19 haberlerinden dolayı “halkı korku ve paniğe sevk etmekle” suçlandı. Türkiye’de Ebru Küçükaydın, pandemi haberi nedeniyle evine yapılan polis baskınının ardından gözaltına alındı, haberi kısa süre sonra silindi. Mısır, Guardian muhabiri Ruth Michaelson'u konuyla ilgili yaptığı haberden dolayı sınır dışı etti.
Daha önce gazetecilik çalışmaları nedeniyle cezaevlerine gönderilen kadın gazeteciler de parmaklıklar ardında kalmaya devam ettikleri için büyük risklerle karşı karşıyalar. İran ve Türkiye'deki bazı gazeteciler için durum oldukça kötü.
Hindistan ve Pakistan'da salgın, çalışan kadın gazeteciler için sektörü daha da zorlaştırdı. Hindistan'da birçok kadın gazeteci işten çıkarıldı ya da maaşları kesildi. Son durumda öyle ki, çoğu işini kaybetme korkusuyla stres altında çalışmalarına devam ediyor.
ABD ve İngiltere gibi ülkelerde basın özgürlüğü noktasında daha iyi koşullar beklediğimiz halde işler orada da pek iyi değil. Bu ülkelerde karşılaştığımız zorluklar hayal kırıklığı yaratıyor ve bunları onaylamıyoruz. Amerika Birleşik Devletleri örneğinde, Başkan Trump rutin olarak işlerini yapan kadın gazetecilere saldırmaya devam ediyor. Öyle ki birkaç hafta önce gazeteci Julia Rendleman, yeni tip koronavirüs haberi yaptığı için bir tutuklama emriyle karşı karşıya kaldı.
İngiltere'de gazeteciler, salgın haberleri yaparken karşı karşıya oldukları tehlikeler konusunda zaten endişeli. Bu süre zarfında, basın yayın kuruluşların ellerinden gelenin daha fazlasını, daha iyisini yapmasını bekliyoruz. ELLE UK bunun yerine “küçük bir ücret” karşılığında çalışabilecek kadın foto muhabirleri için bir çağrı yaptı.
Tüm bu zorluklara ve daha fazlasına rağmen, kadın gazeteciler çalışmalarına devam ediyor. Dünya basın özgürlüğünü düşündüğümüzde, alanda çalışan kadın gazetecilere gelince onların işleri için daha fazla mücadele vermesi gerekiyor.
...
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, kadın gazetecilere yönelik küresel bir destek örgütüdür. Dünyanın dört bir yanındaki birçok ülkedeki kadın gazeteciler için mentörlük projesine öncülük eden ve kadın gazeteciler için özgür basın ortamına odaklanan ilk örgüttür. Kadın Gazeteciler Koalisyonu olarak dünyanın herhangi bir yerindeki kadınlara yönelik her türlü suistimalin durumunu ayrıntılı bir şekilde belgelemekteyiz. Bireyler ile kurumları bir araya getiren sistemimiz, kadın gazetecilerin endüstride çalışmasına yardımcı olmak için gereken deneyim ve danışmanlığı bir araya getirir. Amacımız, kadın gazetecilerin güvenle çalışabileceği ve gelişebileceği güçlü bir mekanizma geliştirilmesine yardımcı olmaktır.
Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.womeninjournalism.org.
press@womeninjournalism.org
The Coalition For Women In Journalism closely monitors the incidents in Turkey with great concern. Since March 8, Women's Day, police violence against women journalists increasingly continues in the country. As the coalition, we urge the Turkish state to provide a free environment for journalists. Following the news is our most fundamental democratic right to report. We demand the immediate release of our detained colleagues. Journalism is not a crime. Journalism cannot be prevented.
If you have been harassed or abused in any way, and please report the incident by using the following form.