CFWIJ, BM’nin Kadına Yönelik Şiddete Karşı Yürüttüğü 16 Günlük Kampanyası Dahilinde Kadın Gazetecilerin Güvenliğine Yönelik İyileştirilmiş Politikaların Yürütülmesi İçin Çağrıda Bulunuyor.
Birleşmiş Milletler (BM) Kadın Birimi’nin düzenlediği, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü’nde başlayan ve 10 Aralık İnsan Hakları Günü’ne kadar süren, “Cinsiyet Temelli Şiddete Karşı 16 Gün Aktivizm” kampanyası bugün başlıyor. Kadınlara karşı şiddetin ortadan kaldırılmasına yönelik bu günde, Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak dünyanın dört bir yanındaki kadın gazetecilerin güvenliğinin tehlikede olduğu konusundaki büyük endişemizi paylaşmak istiyoruz.
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak kadın gazetecilere uygulanan şiddete dikkat çekmek ve onların başına gelenleri ele almak amacıyla “Cinsiyet Temelli Şiddete Karşı 16 Gün Aktivizm” kampanyasına katıldık. 16 Gün Aktivizm kapsamında planladığımız faaliyetler arasında sosyal medya üzerinden yürüteceğimiz çevrimiçi kampanya, kadın gazetecilerle yaptığımız röportajlar ile canlı yayınlar ve 7 Aralık’ta kadına karşı uygulanan şiddete dair düzenleyeceğimiz çevrimiçi seminer bulunmaktadır.
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu sadece 2020'de dünya çapında kadın gazetecilerin başına gelen 684'ten fazla şiddet unsurunu belgeledi. Belgelenen şiddet vakaları arasında 138 kadın gazeteci sahada çalışırken fiziksel saldırı ve engelle karşılaştı. Koalisyon, 74 çevrimiçi karalama kampanyası, 24 cinsel taciz vakası kaydetti. Bu yılın başından beri üç kadın gazeteci öldürüldü. Gazetecilerin 51'i tutuklanırken, 97'si gözaltına alındı. 82 kadın gazeteci yasal yollarla tehdit edildi. 37'si saldırıya uğradı. 38 kadın gazeteci devlet tarafından baskı gördü, 17’si sözlü tacize uğradı. 23 gazeteci işyerinde taciz edildi. 10 kadın gazeteci ise cinsiyetçi saldırılarla karşı karşıya kaldı. Bu yıl içerisinde iki gazeteci kaçırıldı, dördü cezaevinde işkence gördü, dördünün akreditasyonu iptal edildi. Dört kadın gazeteci cinsiyetçi saldırıya maruz kalırken, dokuzu da ırkçı saldırılarıların kurbanı oldu.
Şimdiye kadar elde edilen veriler doğrultusunda her gün en az bir kadın gazetecinin saldırı veya tehditle yüzleştiğini tespit ettik. Geçen yıla kıyasla kadın gazetecilerin uğradığı fiziksel saldırı yüzde 40 oranında arttı. Bu süre zarfında Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak dünya çapındaki kadın gazetecilere yönelik şiddet konularını gündeme getirmek amacıyla çeşitli etkinlik ve kampanyalar düzenledik.
Nisan ayında, dünyayı etkisi altına alan Koronavirusün kadın gazeteciler üzerindeki olumsuz etkileri belgelemek için özel bir dosya hazırladık. Koalisyon olarak ele aldığımız Covid-19 dosyasında, özellikle serbest çalışan kadın gazetecilerin, dünyanın dört bir yanında karşılaştığı görülmedik şiddeti, yüzleştiği ekonomik krizi ve savunmasızlığı ele aldık. Mali kaynak eksikliği ve sınır dışı edilme tehlikesinin, kadın gazetecilerin üretkenliklerini ve dayanma güçlerini nasıl olumsuz yönde etkilediğine şahit olduk. Salgında birçok gazetecinin, sağlık koşullarının yetersizliği nedeniyle hayatını kaybettiğini de kaydettik.
Tüm dünya salgınla uğraşırken, ABD'deki kadın gazeteciler, geçtiğimiz Haziran ayında ABD'nin Minneapolis kentinde polisin, 46 yaşındaki Afro-Amerikan George Floyd'u öldürmesinin ardından başlayan ve bütün kıtaya yayılan Black Lives Matter (Siyahilerin hayatları değerlidir) protestolarını haber yaparken, birçok saldırı ve tehdite maruz kaldı. Koalisyon olarak bu süreçte de kadın gazetecileri yalnız bırakmadık ve onlar için özel bir dosya hazırladık. Eylemleri haber yapan 35 kadın gazetecinin ciddi saldırılara maruz kaldığını belgeledik. Birçoğu haber takibi yaparken polis tarafından gözaltına alındı veya tutuklandı. ABD’deki basın özgürlüğü hususunda önemli çalışmaları olan US Press Freedom Tracker'a göre, protestolar sırasında 430'dan fazla basın özgürlüğü ihlali meydana geldi.
Ağustos ayında, Pakistan'da "Attacks Won’t Silence Us (Saldırılar Bizi Susturmaz)" adıyla yürütülen kampanyaya web sitemizde geniş yer verdik. Bu kampanya doğrultusunda kadın gazetecilere yönelik çevrimiçi uygulanan karalama kampanyalarına ve doğurduğu ciddi sonuçlara dikkat çektik. İnternet sayfamızda çevrimiçi saldırıya uğrayan kadın gazetecilerin bilgilerine, onlara yardımcı olacak kaynaklara, zaman çizelgelerine ve gazetecilerin olası bir saldırı ve tehdit için başvuracağı yasal yollara yer verdik. Ayrıca, kadın meslektaşlarımıza karşı uygulanan çevrimiçi şiddetin önemine ve gerçek hayattaki yansımalarına dikkat çekmek için #ThreatToWIJ hashtag'i altında bir sosyal medya kampanyası başlattık.
Düzenlediğimiz sosyal medya kampanyasıyla kadın gazetecilerin karşı karşıya kaldığı tehlikeleri dikkate aldığımızda konunun ciddiyetinin anlaşılması için küresel bir kampanya düzenlemeye ihtiyaç duyduk ve Eylül ayında #ThreatsToWIJ hashtagi ile dünya çapında bir kampanyaya imza attık. Kampanya, dünyanın dört bir yanından katılan kadın gazetecilerin hem çevrimiçi hem de sahada maruz kaldığı birçok saldırı ve tehlikeye ışık tuttu.
Aynı zamanda Belarus’ta cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından başkent Minsk’te başlayan ve birçok şehirde devam eden protestoları haber yapan kadın gazetecilere yönelik artan şiddete de dikkat çektik. Her türlü tehdite maruz kalan kadın gazetecilerin mücadelesine ışık tutmak için özel bir sayfa hazırladık.
Birleşmiş Milletler Kadın Birimi, kadın gazetecilere karşı şiddetle mücadeleye dikkat çekmek ve strateji planı belirlemek için Temmuz’da BM İnsan Hakları Konseyi’ne özel bir rapor sundu. Raporda, kadın gazetecilerin toplumsal cinsiyete dayalı uğradığı şiddetin teknoloji yoluyla artmasına, kadın çalışanların karşılaştığı taciz ve tehditlere, kutuplaşma ve ayrımcılığa, işyerinde uygulanan sistematik baskı ve kadına dair biçilmiş rollere kadar birçok önemli konuya dikkat çekildi. Ayrıca raporda, BM’in Gazetecilerin Güvenliği ve Cezasızlık Sorununa İlişkin Eylem Planı’nın, kadın gazetecilere yönelik şiddetin önlenmesine yönelik mücadeleyle birleştirilmesi önerisi yer aldı.
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak kadın gazetecilerin sahada ya da sosyal medya platformlarında maruz kaldığı şiddetteki artışa dikkat çekmeyi amaçlıyoruz. Koalisyon olarak Birleşmiş Milletler Kadın Birimi’nin, gazetecilere yönelik şiddetle mücadeleye yönelik ışık tuttuğu öneri ve strateji planlarına ve özgür, bağımsız gazetecilik kriterlerine uygun bir ortam yaratılması için yetkililere çağrıda bulunuyoruz. Ayrıca sosyal medya platformlarının çevrimiçi şiddete karşı mücadele edebilmesi ve kadın gazetecilerin güvenliğini sağlaması için yeni araçlar ve politikalar geliştirmesini talep ediyoruz.
...
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, kadın gazetecilere yönelik küresel bir destek örgütüdür. Dünyanın dört bir yanındaki birçok ülkedeki kadın gazeteciler için mentörlük projesine öncülük eden ve kadın gazeteciler için özgür basın ortamına odaklanan ilk örgüttür. Kadın Gazeteciler Koalisyonu olarak dünyanın herhangi bir yerindeki kadınlara yönelik her türlü suistimalin durumunu ayrıntılı bir şekilde belgelemekteyiz. Bireyler ile kurumları bir araya getiren sistemimiz, kadın gazetecilerin endüstride çalışmasına yardımcı olmak için gereken deneyim ve danışmanlığı bir araya getirir. Amacımız, kadın gazetecilerin güvenle çalışabileceği ve gelişebileceği güçlü bir mekanizma geliştirilmesine yardımcı olmaktır.
Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.womeninjournalism.org.
The Coalition For Women In Journalism closely monitors the incidents in Turkey with great concern. Since March 8, Women's Day, police violence against women journalists increasingly continues in the country. As the coalition, we urge the Turkish state to provide a free environment for journalists. Following the news is our most fundamental democratic right to report. We demand the immediate release of our detained colleagues. Journalism is not a crime. Journalism cannot be prevented.
If you have been harassed or abused in any way, and please report the incident by using the following form.