Türkiye: CFWIJ Gazeteci Nurcan Yalçın’a Karşı Açılan Davayı Kınıyor Ve Gazetecinin Beraatını Talep Ediyor
Yer: Türkiye, Diyarbakır
Tarih: 14 Aralık, 2020Available in: 🇬🇧 English
Gazeteci Nurcan Yalçın hakkında Rosa Kadın Derneği’ne yönelik başlatılan soruşturma kapsamında “örgüt üyeliği” ve “örgüt propagandası yapmak” suçlamasıyla açılan davanın ilk duruşması Diyarbakır 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, bir sonraki duruşmada gizli tanıkların dinlenmesine ve dosyadaki eksik hususların giderilmesine karar verdi. İkinci duruşma 3 Mart 2021 tarihinde görülecek. Gazetecilikte Kadın Koalisyonu Yalçın hakkında açılan davayı kınıyor, gazetecinin beraatini talep ediyor.
Gazeteci Yalçın’a karşı açılan dava kapsamında aleyhinde öne sürülen deliller arasında “Rosa adlı derneğin üst düzey sorumlusu” olduğunu iddia eden bir gizli tanık beyanı, derneğe yapılan baskında ele geçirilen üyelik belgesi ve sosyal medya paylaşımları bulunuyor.
Duruşmada Mahkeme Başkanı, gazetecinin yaptığı savunma sırasında “Sarı basın kartın var mı?” diye sordu. Gazeteci olduğunu belirten Yalçın, çalıştığı basın kuruluşundan basın tanıtım kartının olduğunu söyledi. Rosa Kadın Derneği’nin kampanyalarına destek olmak amacıyla derneğe üye olduğunu belirten Yalçın, Kongra Jinen Azad/Özgür Kadın Kongresi (KJA) ve Tevgera Jinên Azad (TJA) kadın örgütüyle herhangi bir ilişkisi olmadığını ifade etti. Rosa Kadın Derneği’nin yasadışı bir faaliyeti olmadığını ve yasadışı bir örgüt ile ilişkisi olmadığını da vurgulayan Yalçın, aleyhindeki gizli tanık beyanını kabul etmedi.
Daha önce sosyal medya hesabından yaptığı bazı paylaşımların bu dosyada karşısına delil olarak çıkarıldığını vurgulayan Yalçın, bu paylaşımlarda yer alan fotoğraflardaki kişilerin kendi yakınları olduğunu, örgüt propagandası yapmadığını söyleyerek hakkındaki bütün suçlamaları reddetti.
Gazetecinin avukatı Resul Temur, müvekkilinin sarı basın kartının olup olmadığına dair sorulan soruya değinerek, sarı basın kartının gazetecilik mesleğini tanımlamadığını söyledi. Bu kartın gazetecilik yapmaya izin veren bir belge olmadığını, ağırlıklı olarak resmi kurumlardaki akreditasyon için kullandığını hatırlattı.
Gizli tanığın, ifadesinde Yalçın’ın gazeteci olduğunu doğruladığını belirten Temur, müvekkiline dair herhangi bir yasadışı bağ kurulamayınca TJA, KJA ve Rosa Derneği öne sürülerek, örgüt ile bir bağ kurulmaya çalıştığına dikkat çekti. Gizli tanığın, müvekkili hakkında yaptığı fotoğraflı teşhislerin Polis Vazife Salâhiyet Kanunu’na (PSVK) aykırı olduğunu söyleyen avukat, gizli tanık beyanlarının gerçeğe dayanmadığını ve hüküm için esas alınamayacağını ifade etti.
Rosa Kadın Derneği’ne yapılan aramada el konulan üyelik formunun delil olmamasına rağmen dava dosyasına eklendiğini belirten Temur, derneğin kuruluşundan bu yana yürüttülen faaliyetlerin de mahkemece araştırılmasını istedi.
Gazetecinin diğer avukatı Pirozhan Karali ise gizli tanığın Rosa Kadın Derneği aleyhine verdiği ifadelerin tamamının dava dosyasına eklenmesini talep etti. Bu sırada Karali’nin sözünü kesen mahkeme başkanı, buna celse arasında gizli tanığın ifadesini aldıktan sonra karar vereceğini söyleyerek, Karali’nin savunmasını bitirmesini istedi. Avukatlar, gizli tanığın kendileri olmadan dinlenmesini kabul etmediklerini mahkeme heyetine bildirdi.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, gizli tanığın derneğe dair bütün beyanlarının dava dosyasına eklenmesi ve dernek faaliyetlerinin araştırılması taleplerini, dosyaya yenilik katmayacağı gerekçesiyle reddetti. Mahkeme, gizli tanığın tarafların bulunduğu bir duruşmada ifadesinin alınması yönündeki talebi de gizli tanığının kimliğinin deşifre olma ihtimalini doğurduğu gerekçesiyle reddetti. Gizli tanığın re’sen açılacak bir ara duruşmada dinlenmesine karar verildi. Sanık avukatlarına gizli tanığa sorulmasını istediği soruları hazırlayarak mahkemeye sunmaları için 10 gün süre verildi. Bir sonraki duruşma 3 Mart 2021 tarihinde görülecek.
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak gazetecilerin yargı yoluyla susturulmaya çalışılmasını kınıyoruz. Gazeteciler aleyhine delil olarak kullanılan sosyal medya paylaşımları suç unsuru değildir. Kamuyu bilgilendirmek bir gazetecinin asli görevidir. Yetkilileri yargı yoluyla gazetecileri cezalandırmaktan vazgeçmeleri konusunda uyarıyoruz. Gazetecilik suç değildir.
...
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, kadın gazetecilere yönelik küresel bir destek örgütüdür. Dünyanın dört bir yanındaki birçok ülkedeki kadın gazeteciler için mentörlük projesine öncülük eden ve kadın gazeteciler için özgür basın ortamına odaklanan ilk örgüttür. Kadın Gazeteciler Koalisyonu olarak dünyanın herhangi bir yerindeki kadınlara yönelik her türlü suistimalin durumunu ayrıntılı bir şekilde belgelemekteyiz. Bireyler ile kurumları bir araya getiren sistemimiz, kadın gazetecilerin endüstride çalışmasına yardımcı olmak için gereken deneyim ve danışmanlığı bir araya getirir. Amacımız, kadın gazetecilerin güvenle çalışabileceği ve gelişebileceği güçlü bir mekanizma geliştirilmesine yardımcı olmaktır.
Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.womeninjournalism.org.
The Coalition For Women In Journalism closely monitors the incidents in Turkey with great concern. Since March 8, Women's Day, police violence against women journalists increasingly continues in the country. As the coalition, we urge the Turkish state to provide a free environment for journalists. Following the news is our most fundamental democratic right to report. We demand the immediate release of our detained colleagues. Journalism is not a crime. Journalism cannot be prevented.
If you have been harassed or abused in any way, and please report the incident by using the following form.