CFWIJ İnsan Hakları Gününde Kadın Gazetecilere Yönelik Hak İhlallerine Son Verilmesini Talep Ediyor
Gazetecilikte Kadın Koalisyonu (CFWIJ), İnsan Hakları Günü’nde dünyanın dört bir yanındaki kadın gazetecilerin karşı karşıya kaldığı hak ihlallerine son verilmesini talep ediyor. Erkek egemen anlayışın hakim olduğu bir sektörde çalışan kadın gazeteciler, hayatlarını tehlikeye atarak mesleklerini sürdürüyor. Kadın gazeteciler sadece toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri ile mücadele etmekle kalmıyor aynı zamanda otoriter güçlerin ve siyasi grupların müdahale ve baskılarıyla da karşı karşıya kalıyor. Bütün bu sorunların yanı sıra toplumlarda var olan kadın düşmanlığı da kadın gazetecilerin yüzleşmek zorunda kaldığı bir diğer sorun olarak karşılarına çıkıyor.
Available in: 🇬🇧. English
CFWIJ önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da sene başından itibaren kadın gazetecilere yönelik şiddet, taciz ve hak ihlallerini kaydetmeye devam etti. Bu yıl en az 810 kadın gazeteci şiddete ve tehditlere maruz kaldı. Sadece 2021’de 11 kadın gazeteci öldürüldü. En az 169 kadın gazeteci, hakim karşısına çıktı, 130'u fiziksel saldırıya uğradı. 104'ü hiçbir sebep gösterilmeden gözaltına alındı. En az 89 kadın gazeteci, sosyal medyada hedef gösterilerek çevrimiçi karalama kampanyalarına maruz kaldı. 73 gazeteci sahada engellendi, 64 gazetecinin işine son verildi, 50 kadın sindirilmek amacıyla ciddi tehditler aldı. 26 kadın gazeteci işyerinde tacize uğrarken, 27’si ise cinsel tacize uğradı. 17'si sözlü tacize maruz kaldı. Üç kadın gazetecinin akreditasyonu iptal edildi. Üçü ise de kaçırıldı.
CFWIJ bu süreçte söz konusu hak ihlallerini ve dünyanın dört bir yanındaki kadın gazetecilere karşı giderek artan şiddeti gündeme getirmeye devam etti.
Çin'de dünyayı etkisi altına alan Covid-19'la ilgili yaptığı haberler nedeniyle tutuklanan yurttaş gazeteci Zhang Zhan, Mayıs 2020’de tutuklanmış, 8 Aralık 2020'de, Şanghay’da görülen davanın ardından dört yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Gazeteci cezaevinde maruz kaldığı insanlık dışı muamele sebebiyle açlık grevine başlamıştı. Ailesinin gazeteci hakkında yaptığı son açıklamaya göre gazeteci Zhang’ın sağlık durumu her geçen gün kötüye gidiyor. Gazeteci ölümle burun buruna yaşam mücadelesi veriyor.
CFWIJ Kasım ayında durumu ciddiyetini koruyan Zhang hakkında derhal serbest bırakılması için bir imza kampanyası başlattı. 70'den fazla gazeteci, hak savunucusu, basın meslek örgütü, gazetecinin serbest bırakılması için CFWIJ’in başlattığı kampanyaya katılarak imzacı oldu.
CFWIJ’un yıl boyunca bütün gelişmeleri yakından takip ettiği ülkelerin başında Afganistan geldi. Taliban'ın Temmuz ayının sonunda ülke yönetimini ele geçirmesinin ardından zorlu olan basın özgürlüğü mücadelesi yok sayılmaya başlandı. 2021 boyunca Afganistan’da, en az 4 kadın gazeteci katledildi.
Taliban'ın ülke yönetimini devralmasının ardından, birçok kadın gazeteci öldürülme tehdidiyle evinde mahsur kaldı. Tehlikeden uzak kalabilecekleri yerlere sığındı. Artan güvenlik tehditleri, halihazırda yavaş olan tahliye sürecinin kontrolden çıkmasına neden oldu. Kabil havaalanına yapılan terör saldırısını IŞİD’in Horasan kolu üstlendi. Söz konusu saldırılar, kadın gazetecilerin Taliban yönetimi altında nasıl güçlüklerle karşı karşıya kalacağının habercisi oldu.
CFWIJ, ülkede yaşanan insani krizin ortasında kalan gazetecilere yardım etti. Hayatı tehlikede olduğu için ülkeyi terk etmek isteyenlerin başvurularını inceleyerek risk altında olan 270 gazeteci ve hak savunucusunu güvenli ülkelere yerleştirmeyi başardı.
CFWIJ'in bu yıl kapsamlı olarak ele aldığı bir diğer ülke ise Türkiye oldu. Ülkede var olan politik iklimde basının ele aldığı konular nedeniyle gazetecilere yönelik baskılar arttı. Gazeteciler yaptıkları haberler sonucu sindirilmeye çalışıldı. Türkiye’de gazetecilere yönelik uygulanan sindirme politikaları arasında en çok yasal yolla taciz, alanda haber yapan gazetecilerin uğradığı polis şiddeti ve keyfi yapılan gözaltılar yer alıyor. CFWIJ sadece bu yıl kadın gazetecilere açılmış 94 ayrı dava dosyasını takip etti. 2021’in başından beri 82 kadın gazeteci alanda haber takibi yaparken fiziksel saldırı ve engellemelere maruz kaldı. 18 kadın gazeteci gözaltına alındı. CFWIJ, 2020 yılına kıyasla Türkiye’de kadın gazetecilerin uğradığı hak ihlallerinde %244,11'lik bir artış gözlemledi. Gazetecilere yönelik artan şiddeti yakından takip eden CFWIJ, Türkiye’ye yönelik geniş kapsamlı özel bir dosya hazırladı. Bu yılın başından beri gelişen olayları detaylı bir şekilde ele aldı.
Türkiye’de kadın gazetecilere yönelik uygulanan şiddetin bariz bir örneğini CFWIJ ekip arkadaşımız Ceren İskit yaşadı. İstanbul Sözleşmesi'nin feshedilmesine karşı düzenlenen kadın eyleminde, kadın gazetecilerin güvenliğine yönelik haber takibi yapan Ceren, polis tarafından saldırıya uğradı. Eylemin bitmesine yakın bir adamın eyleme katılan kadınlara sözlü tacizde bulunmasını kayıt altına alırken polis şiddetine maruz kalan Ceren kasıtlı olarak durdurulmaya çalışıldı. Ceren’in çektiği görüntüleri engellemek isteyen polis önce meslektaşımızı itti. Sonrasında “Çekme. Uzaklaş buradan” diyerek bağırdı.
Doğu Avrupa kadın gazetecilere yönelik hak ihlallerinin yüksek olduğu bir diğer bölge oldu. Özellikle Belarus kadın gazeteciler için en tehlikeli ülkeler arasına girdi. Avrupa’da 2021’in başından beri, kadın gazetecilere yönelik 189 hak ihlalinin 48'i Belarus'ta gerçekleşti. Belarus’ta en çok kaydedilen hak ihlallerinin başında keyfi gözaltılar yer aldı. Ülkenin muhalif yayınlarından Belsat medya grubu, TUT.BY gibi basın kuruluşlarında çalışan gazeteciler gözaltına alındı. Belsat muhabirleri Katsyaryna Andreyeva ve Darya Chultsova, Minsk'te bir protesto gösterisini takip edip canlı yayın yaptıkları gerekçe gösterilerek haklarında iki yıl hapis cezası verildi. Tatsiana Bublikawa, Marina Zolotova ve Larysa Shchyrakova gibi gazeteciler ise ofislerine ve evlerinde düzenlenen polis baskınları ile karşı karşıya kaldı. Gazeteciler ifade vermek için uzun süren sorgulara maruz kaldı.
Bu yıl Hindistan’da da kadın gazeteciler basın özgürlüğünün giderek kötüleştiği bir yıl geçirdi. CFWIJ burada 33 kadın gazeteciye yönelik hak ihlali kaydetti. Hindistan, Asya'da kadın gazeteciler için en tehlikeli ülkeler arasına girdi. Ülkede kadın gazetecilerin karşılaştığı tehlikeler, düzenli olarak devlet destekli görünen aşırı sağcı siyasi gruplardan kaynaklandı. CFWIJ, azınlık topluluklarına mensup veya ülkedeki azınlık gruplarını ilgilendiren konuları ele alan kadınların, çevrimiçi ve fiziksel saldırılara maruz kaldığını kaydetti.
11 Şubat'ta bir YouTube kanalında, köşe yazarı Rana Ayyub, bağımsız gazeteci Faye D'Souza, MOJO Story'nin sunucusu ve başkanı Barkha Dutt ve The Wire editörü Afra Khanum Sherwani hakkında, gazetecilerin asılmasını isteyen tehditkar ve nefret dolu bir video yayınlandı. Video, YouTube'un nefret söylemi politikasını ihlal ettiği için kaldırılmadan önce neredeyse 500 bin kişi tarafından izlendi. Videoda, hükümet politikalarını eleştiren gazeteciler, mali teşviklere sahip olmakla suçlandı. İddialar asılsız olmasına rağmen birçok sağcı politikacı iddiaları destekleyen ve onaylayan görüşlerini paylaşarak gazetecileri hedef gösterdi.
Temmuz ayında medya sektöründeki Müslüman kadınları hedef alan bir web sitesi halkın tepkisi üzerine kapatıldı. Kadınları pazarlık malzemesi yapan web sitesi, “indirimde” olan en az 90 farklı kadının profillerinden oluşuyordu. Profiller yayınlandıktan sonra kadınları taciz etmek amacıyla bu profillere “teklif” verildi. Sitede ifşa edilen kadınların ismi özel hayatları ihlal edilmemesi için halka açıklanmadı ancak söz konusu cinsiyetçi saldırı birçok kadın tarafından kınandı.
Kasım 2021’de ise Tripura polisi, eyalette yaşanan bir şiddeti haber yaptığı için HW News’ü taciz etti. HW News muhabirleri Samriddhi Sakunia ve Swarna Jha, 14 Kasım 2021 Pazar günü Tripura’da yaşanan polis şiddetini haber yaptıkları için gözaltına alındı. 15 Kasım Pazartesi günü kefaletle serbest bırakılan gazetecilere yönelik ülkede basın özgürlüğünü destekleyen örgütler, gözaltı girişimini kınadı. HW News Yardımcı Editörü Arti Ghargi de yaşanan olaylardan bir hafta sonra aynı konuyla ilgili polis tarafından ifadeye çağrıldı. Gazeteci, polisin, dini azınlıklara saldıran siyasi grupları tutuklamak yerine yetkisini, gazetecileri susturmak için kullanmayı tercih edeceğini açıkça dile getirdi.
CFWIJ, kadın gazetecilerin hak ve özgürlüklerinin korunması için çalışmalarına devam ediyor. Kadınlar devletlerin uyguladığı baskının yanı sıra faaliyet gösterdikleri toplumsal düzen içerisinde de cinsiyet ayrımcılığına her gün maruz kalıyor. CFWIJ, bu yılki 16 Günlük Aktivizm kampanyasının sonuna gelirken İnsan Hakları Günü'nde kadın gazetecilerin hayatlarını riske atarak çalıştığını bir kez daha hatırlatmak istiyor. Kadın gazetecilerin haklarının korunması hayati önem taşımaktadır. Basın odalarının ve medya patronlarının kadın gazetecilerin koşullarını göz önüne alarak ayrımcılığa maruz kalmalarını engellemelerini ve güvenli ortamlarda çalışmaları için gereken ortamları sağlamalarını talep ediyoruz. “Dünyayı turuncuya boyarken” kadın gazetecilere yönelik hak ihlallerine ve şiddete son verilmesini istiyoruz.