Coalition For Women in Journalism

View Original

Türkiye: CFWIJ Kadın Gazetecilere Yönelik Polis Şiddetini Kınıyor, Uygulanan Baskılara Derhal Son Verilmesini Talep Ediyor

Yer: Türkiye, İstanbul
Tarih: 21 Nisan, 2021
Available in: 🇬🇧  English

İstanbul’da 1 Mayıs Platformunun basın açıklamasını takip eden üç kadın gazeteci polis tarafından sözlü tacize uğradı. Çekim yapmaları engellendi. Toplanan kalabalığa saldırarak, basın açıklamasına katılan en az 30 kişiyi gözaltına alan polis, haber takibi yapan gazetecileri de darp etti. Gazetecilikte Kadın Koalisyonu (CFWIJ) olarak Türkiye’de gazetecilere uygulanan polis şiddetini kınıyoruz. Türk yetkililerden gazetecileri sindirmek amacıyla uyguladıkları politikalardan vazgeçmelerini talep ediyoruz.

1 Mayıs İşçi Bayramı için açıklama yapmak için İstanbul, Bakırköy Özgürlük Meydanı’nda bir araya gelen kalabalığa polis müdahale etti. En az 30 kişinin gözaltına alındığı basın açıklamasında haber takibi yapan BirGün Gazetesi muhabiri Meral Danyıldız, Kızıl Bayrak muhabiri Kardelen Yoğungan ve gazeteci Zeynep Kuray da polis tarafından engellenerek, sözlü tacize uğradı. Kalabalığı dağıtan kolluk kuvvetleri kadın gazetecileri darp etti.

Gazetecilikte Kadın Koalisyonuna olay anını anlatan BirGün Gazetesi muhabiri Meral Danyıldız, basın açıklamasının yapıldığı alanda polis tarafından kollarından tutularak alan dışına fırlatıldığını aktardı. Kendisi gibi haber takibi yapan diğer kadın gazetecilerin de fiziksel şiddete maruz kaldığını belirten Danyıldız, olay yerinden çekip yaptığı sırada polis tarafından engellenerek sözlü tacize uğradığını söyledi. Polis engeline karşılık gazeteci olduğunu ve polisin kamerasına vurduğunu ifade eden BirGün muhabiri, “Sen vurma görmemişsin, vurma böyle olmaz” ifadeleriyle bir polis memurunun kendisini tehdit ettiğini de sözlerine ekledi.

See this content in the original post

DANYILDIZ: İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’NİN TARTIŞILMAYA BAŞLANDIĞI GÜNDEN BERİ ARTAN ŞİDDET VAKALARINDAN BİZ DE ETKİLENİYORUZ

Gazeteci Danyıldız, meslektaşlarına uygulanan polis şiddetine ve ülkede var olan baskılara yönelik şu ifadeleri kullandı:

“Şiddeti besleyenlerin, körükleyenlerin, uygulayanların engellenmesi gerektiği yerde yine kadın gazeteciler engellendi. İstanbul Sözleşmesi’nin tartışılmaya başlandığı günlerden bu yana artan şiddet vakaları bizi alanda da karşılıyor. İşimizi yapmak isterken “Ne basını”, “Git buradan”, “Alandan çıkarın şunları” söylemlerini duyuyoruz. Tüm bunlar olurken güç kullanılarak hiçbir şey yapmadığımız halde fiziksel müdahaleye uğruyoruz. İttiriliyoruz, sözlü veya fiziksel şiddete uğruyoruz.”

Danyıldız şu şekilde devam etti: “Tüm bunların ötesinde, “sen vurma görmemişsin” diyen polis, sırf işinizi yaptığınız için sizi aba altından sopa göstererek tehdit edebiliyor. Çünkü artık yaptıklarının hukuki zeminde herhangi bir karşılığı kalmadığından haberdar.”

YOĞUNGAN: HABER ALMA VE VERME ÖZGÜRLÜĞÜNE DÖNÜK BU SALDIRGANLIĞIN GERİSİNDE ARTAN ŞİDDET VE BASKILARIN DUYULMA KORKUSU BULUNUYOR

Bugün Bakırköy’de haber takibi yapan Kızıl Bayrak muhabiri Kardelen Yoğungan da yaşadıklarını Gazetecilikte Kadın Koalisyonuna aktardı. Yoğungan söz konusu polis saldırılarının hedefinde sadece basın açıklamasına katılan kitle değil gazetecilerin de olduğunu söyledi. Alandan uzaklaştırılırken polis tarafından tehdit edildiğini vurgulayan gazeteci, diğer meslektaşları gibi hakarete maruz kaldığını ve fiziki şiddete uğradığını da sözlerine ekledi. Yoğungan, “Polisler biz basın emekçilerine saldırırken aynı zamanda gazeteciliğe dönük bir saldırı gerçekleştiriyorlar. Haber alma ve verme özgürlüğüne dönük bu saldırganlığın gerisinde keyfi yasakların, işkencenin, polis şiddetinin duyulmasından duyulan korku bulunuyor.” ifadelerini kullandı.

19 Nisan’da Sinbo fabrika işçilerinin basın açıklamasını yaparken de Özgür Gelecek muhabiri Taylan Öztaş ve Mücadele Birliği muhabiri Serpil Ünal’la birlikte gözaltına alındığını da sözlerine ekleyen gazeteci, “Polisler basın emekçilerine saldırırken bir şeyi daha gözetiyorlar, saldırıların karşısında gördükleri tepkiyi. Basın emekçilerine dönük saldırılarda tüm topluma mesaj verme kaygısı taşıyorlar.” dedi. Uygulanan baskılara karşı dayanışmanın önemini vurgulayan Kızıl Bayrak muhabiri, “Mesleğimize, haklarımıza, geleceğimize sahip çıkmak, polis tarafından şiddete uğrayan tüm kesimlere ve meslektaşlarımıza sahip çıkmaktan geçiyor.” şeklinde konuştu.

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu olarak Türkiye’de özellikle son zamanlarda meslektaşlarımıza yönelik artan baskılardan büyük endişe duymaktayız. Gazetecilerin birincil görevi kamuyu bilgilendirmek, edindikleri bilgileri kamuyla paylaşmaktır ve engellenemez. Koalisyon olarak sadece hafta başından beri Türkiye’de en az beş kadın gazetecinin polis şiddetine maruz kaldığını, tehdit edildiğini ve gözaltına alındığını kaydettik. İfade ve basın özgürlüğünün var olduğu iddia edilen bir ülkede kaydettiğimiz tehdit ve taciz vakaları son derece endişe vericidir. Türk devletinden söz konusu gazetecilere yönelik baskılardan vazgeçmelerini, basın özgürlüğü kriterlerine uygun politikaları uygulamaları konusunda çağrıda bulunuyoruz. Gazeteciler özgürce işlerini yapabilmelidir. Gazetecilik suç değildir.

***

Gazetecilikte Kadın Koalisyonu, kadın gazetecilere yönelik küresel bir destek örgütüdür. Dünyanın dört bir yanındaki birçok ülkedeki kadın gazeteciler için mentörlük projesine öncülük eden ve kadın gazeteciler için özgür basın ortamına odaklanan ilk örgüttür. Kadın Gazeteciler Koalisyonu olarak dünyanın herhangi bir yerindeki kadınlara yönelik her türlü suistimalin durumunu ayrıntılı bir şekilde belgelemekteyiz. Bireyler ile kurumları bir araya getiren sistemimiz, kadın gazetecilerin endüstride çalışmasına yardımcı olmak için gereken deneyim ve danışmanlığı bir araya getirir. Amacımız, kadın gazetecilerin güvenle çalışabileceği ve gelişebileceği güçlü bir mekanizma geliştirilmesine yardımcı olmaktır.

Daha fazla bilgi için web sitemizi ziyaret edebilirsiniz: www.womeninjournalism.org

The Coalition For Women In Journalism closely monitors the incidents in Turkey with great concern. Since March 8, Women's Day, police violence against women journalists increasingly continues in the country. As the coalition, we urge the Turkish state to provide a free environment for journalists. Following the news is our most fundamental democratic right to report. We demand the immediate release of our detained colleagues. Journalism is not a crime. Journalism cannot be prevented.

If you have been harassed or abused in any way, and please report the incident by using the following form.